باب
بيان تحريم
إيذاء الجار
18- KOMŞUYA EZİYET
ETME'NİN HARAM KILINDIĞINI BEYAN BABI
73 - (46) حدثنا
يحيى بن أيوب
وقتيبة بن
سعيد وعلي بن
حجر، جميعا عن
إسماعيل قال:
أخبرني
العلاء عن أبيه،
عن أبي هريرة؛
أن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال: "لا
يدخل الجنة من
لا يأمن جاره
بوائقه".
[:-170-:] Bana Yahya b. Eyyub, Kuteybe b. Said ve Ali b. Hucr toptan İsmail b. Ca'fer'den
rivayet ettiler. İbni Eyyub
dediki: Bize İsmail rivayet etti. Dediki:
Bana el-A’Ia' babasından, o da Ebu Hureyre'den naklen haber verdi ki,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Komşusu kötülüklerinden emin olmayan kimse
cennete giremez" buyurdu.
Yalnız Müslim rivayet
etmiştir; Tuhfetu'l-Eşraf, 13989
NEVEVİ ŞERHİ: "Komşusu kötülüklerinden emin olmayan kimse cennete
giremez. " Bevaik (şer), baikanın
çoğulu olup, gaile, musibet ve helak etmek anlamlarındadır.
"Cennete
giremez"in anlamı hakkında verilmiş iki cevap vardır
ki bu iki cevap buna benzer bütün ifadeler hakkında da geçerlidir. Birincisi bu
hadis haram olduğunu bilmekle birlikte eziyetin helal olduğunu kabul eden
kişiler hakkında yorumlanır. Böyle birisi kafir olur
ve asla cennete giremez.
İkinci
anlamı: Böyle bir kimsenin cezası cennetin kapıları kurtuluşa erenler için
açılacağı ve onların girecekleri zaman cennete girmeyecek. Aksine onun girmesi
gecikecek hatta cezalandırılması dahi sözkonusu
olabilir. Affa uğrayıp ilk olarak da cennete girebilir.
Bizim
bu iki türlü tevili yapmamızın sebebi şudur: Biz daha önceden hak ehlinin
mezhebinin şu olduğunu belirtmiştik: Büyük günahlar üzerinde ısrar etmekle
birlikte tevhid üzere ölen bir kimsenin durumu yüce
Allah'a kalmıştır. Dilerse onu affedip, baştan (azaplandırmaksızın)
onu cennete koyar, dilerse onu cezalandırdıktan sonra cennete koyar. (2/17)
Allah en iyi bilendir.
A.DAVUDOĞLU
AÇIKLAMA: Zahirine bakılırsa bu hadis cennete girmesin diye beddua
değil, giremeyeceğini ihbardır. Müslim sarihi el-Ubbi
de buna kaildir. Bevaik:
Baikanm cem'idir. Baika:
Şer, bela, gaile, mühlik olan şey ve ansızın başa gelen sıkıntı ma'nalarına gelir. Bir kimsenin şerrinden korkulması o
kimse için ma'siyyettir. Hal böyle olunca Allah'ın son derece makam-ı ihtirama
yükselttiği ve ikram olunmasını istediği, aksi takdirde cennete koymayacağını
beyanla tehdidde bulunduğu komşuya fenalık yapmanın
ne demek olacağını bir düşünmelidir.
imam Nevevi'ye göre
«Cennete giremez.» ifadesi iki şekilde izah olunur.
1-
Bu sözün ma'nası: Komşuya eziyet eden kimsenin cezası
doğrudan doğruya cennete girememektir. Yani cennetin kapıları açılarak ehl-i necat olanlar girmeğe başladıkları zaman o geriye
bırakılır. Artık onun işi Allah'a kalmıştır. Ya cezasına kadar cehennemde azab ettikden sonra yahud affederek ceza vermeden cennetine koyar.
2
- Cennete girememek, komşuya eziyyet etmenin haram
olduğunu bildiği halde onu helal sayanlara hamledilir.
Böylesi
kafir olduğundan cennete asla giremeyecektir. Ancak bu
ikinci surete el-Tibbî şöyle i'tiraz
ediyor: «Bu takdirde komşuyu zikretmenin" bir
faydası kalmaz. Çünkü hüküm her asî, münafık ve kafire
amm ve şamil olur. Evla olan bu hadîsi,
tevbe etmeden ölüp de hakkındaki tehdid
infaz edilen ve cehennemden şefaatla çıkan kimseye
hamletmektir.»
Burada
şöyle bir sual hatıra gelebilir: Bir kimse komşusuna eziyyet
etmek ister de sonra bundan vazgeçerse yine muahaze
olunur mu? bu hal: «Kulum kötülük yapmays
gönülden geçirir de yapmazsa o kötülüğü yazmayın...» hadis-i kudsisine muarız" değil midir? Bu suale el-Übbî şöyle cevap veriyor: «Yazılmayan
kasıd harîcde taalluk
ettiği şey vücud bulmayandır; şarap içmek isteyip de
içmemek gibi. Buradaki kasdm dışarıda taalluk ettiği
şey ise vücud bulmuştur; çünkü komşusu, kasdını icra edeceğini zannederek eziyyet
görmüştür. Yolcuları korkutup da kendilerine bir zarar getirmeyen yol kesici
gibi. Yahud şöyle denilir; o halde bu şahsdan sadır olan sırf bir kasıd
değil, azimdir. Azim ise sahih kavle göre rnuahazeyi icab eder.